J.P. Morgan İle İş Ortaklığı
Tesla, dünyayı değiştiren Alternatif Akım (AC) Sistemi'nin ardından, elektriği sadece kablolarla değil, tüm dünyaya kablosuz olarak iletebilmenin mümkün olduğunu savunuyordu. Bu, Tesla'nın bilim ve teknolojiyi insanlığın iyiliğine sunma amacının bir parçasıydı. Tesla, enerjiyi kablosuz olarak ileterek herkesin elektriğe kolayca erişebileceği bir dünya hayal ediyordu. Bu amaca ulaşabilmek için, kablosuz enerji iletimini mümkün kılacak Wardenclyffe Kulesi adını verdiği projeyi hayata geçirmek üzere planlar yapmaya başladı.
Wardenclyffe Kulesi, New York'un Long Island bölgesinde inşa edilmeye başlandı ve Tesla, bu kuleyle enerjiyi hem yerel hem de küresel çapta kablosuz olarak dağıtmayı planlıyordu. Bu kule, 57 metre uzunluğunda dev bir yapıya sahipti ve altındaki tesiste Tesla'nın deneylerini yürütmesi için gerekli laboratuvarlar bulunuyordu. Tesla, bu proje ile dünya çapında kablosuz iletişim sağlanabileceğine inanıyordu ve bu teknoloji ile insanların birbirleriyle hızlıca iletişim kurabileceği, enerjiye sınırsız erişim sağlayabileceği bir dünya yaratmayı hedefliyordu.
Bu devasa proje için gereken sermayeyi toplamak, Tesla'nın karşılaştığı en büyük zorluklardan biriydi. Tesla, bu hayalini gerçekleştirebilmek için, zamanın en büyük finansal güçlerinden biri olan J.P. Morgan'a başvurdu. J.P. Morgan, yatırım yaparken genellikle projelerin finansal getirisini ön planda tutan, risk yönetimi konusunda oldukça temkinli bir yatırımcıydı. Tesla'nın geçmişte elde ettiği başarıları ve özellikle de AC sisteminin dünya çapındaki başarıları Morgan'ın dikkatini çekmişti. Morgan, Tesla'nın projelerindeki potansiyeli fark ederek 150.000 dolar yatırım yapmayı kabul etti ve bu, o dönemde oldukça büyük bir sermayeydi.
Ancak Tesla, Wardenclyffe Kulesi'ni sadece kablosuz iletişim sağlayacak bir proje olarak değil, enerjiyi tüm dünyaya kablosuz bir şekilde dağıtacak bir yapıya dönüştürmek istiyordu. Bu, Morgan'ın başlangıçtaki yatırım amacından çok daha geniş bir vizyondu ve büyük bir mali kaynak gerektiriyordu. Tesla, bu projeyi hayata geçirebilirse, insanlar kablolar olmadan elektriğe erişebilecek, şehirler kablosuz enerjiyle aydınlanabilecek ve enerji masrafları minimuma indirilecekti. Morgan ise bu fikri başta yalnızca bir iletişim aracı olarak finanse etmişti, çünkü iletişim alanında kullanılacak bir sistem Morgan için ticari olarak daha kârlı görünüyordu. Ancak Tesla'nın tüm dünyaya bedava enerji sağlama vizyonunu öğrenince bu projeyi çok riskli buldu. Tesla'nın düşündüğü gibi ücretsiz bir enerji dağıtım sistemi, Morgan gibi finansal çıkarlarını koruyan bir yatırımcı için kabul edilemezdi.
Morgan, Tesla'nın idealist amaçlarının projeye ek maliyetler getirdiğini ve bu kapsamda bir projeden beklediği ticari getiriyi elde edemeyeceğini düşünmeye başladı. Bu nedenle Morgan, Tesla'nın ihtiyaç duyduğu ek finansal desteği sağlamayı reddetti. Morgan'ın desteğini kaybetmek, Tesla için büyük bir darbe oldu çünkü bu projeyi sürdürebilmek için Morgan'ın finansmanına bağımlıydı. Tesla, Morgan'ın desteğini geri çekmesiyle projeyi sürdürebilmek adına başka kaynaklar bulmaya çalıştı, fakat o dönemde Morgan'ın finansal etkisi o kadar büyüktü ki, diğer yatırımcılar da Tesla'ya destek vermekten çekiniyorlardı.
Tesla, yeterli kaynak olmadan Wardenclyffe Kulesi'ni tamamlayamadı ve bu durum Tesla'nın daha önceki başarısından gelen ivmeyi kaybetmesine sebep oldu. Tesla, son çare olarak projeyi kendi çabalarıyla tamamlamaya çalıştı; laboratuvarında geceler boyu çalışarak deneyler yaptı, fakat finansal sıkıntıları nedeniyle inşaatı durdurmak zorunda kaldı. 1917 yılında, Tesla'nın en büyük hayallerinden biri olan Wardenclyffe Kulesi yıkıldı ve bu olay Tesla'nın kariyerinde önemli bir dönüm noktası oldu.
Tesla, Morgan ile yaşadığı bu büyük hayal kırıklığının ardından maddi olarak büyük sıkıntılar çekmeye başladı. Birçok projesi için gerekli olan kaynakları bulmakta zorlandı ve daha önce sahip olduğu itibarı kaybetmeye başladı. Tesla'nın bu finansal sorunları, onu otel odalarında yaşamak zorunda bıraktı ve hayatının son dönemini bilim dünyasından uzak, yoksul bir şekilde geçirdi. Tesla'nın son yıllarında yaşadığı finansal sıkıntılar, onun birçok önemli projesinin hayata geçememesine neden oldu ve Wardenclyffe Kulesi'nin başarısızlığı, Tesla'nın sonraki projelerine olan ilgiyi de olumsuz etkiledi.
Wardenclyffe Kulesi projesi, Tesla'nın hayal gücünün ve insanlık adına duyduğu sorumluluğun bir göstergesiydi. Tesla, kısa vadeli maddi kazançlardan ziyade insanlık için daha büyük hedeflere ulaşmayı tercih etti. J.P. Morgan ise finansal çıkarlarını ve yatırımlarının ticari getirilerini ön planda tutarak Tesla'nın bu vizyonunu paylaşmadı. Morgan ve Tesla arasındaki bu ilişkide, iki figür arasındaki derin vizyon farkı, Tesla'nın hayatındaki en büyük projelerinden birinin başarısızlıkla sonuçlanmasına neden oldu. Bu olay, bilimsel ideallerin finansal güçle nasıl çatıştığını ve Tesla'nın, bilim ve teknolojiye adanmış hayatının finansal engellerle nasıl kesintiye uğradığını gösteren önemli bir hikâyedir.